1889 yılında İkinci Abdülhamid’in padişahlığı sırasında, Çanakkale’nin önde gelen Yahudi ailelerinden birinin üyesi İlya Halyo tarafından inşa ettirilmiştir. Doğrulanamayan bir iddia ise çok daha önceleri yapıldığıdır. Evliya Çelebi’nin Seyahatnamesinde Çarşı’dan söz edilmektedir. İlya Halyo ise sözkonusu çarşıyı onartmış ve kullanıma açmış olabilir. Çarşı Mart 1915’de Gelibolu çıkartması sırasında bombardıman ve yangınlarla tahrip olmuş. 1918-1921 yıllarında İngilizlerin Çanakkale’yi işgali sırasında, İngilizler atlarının barınacağı mekan olarak “Aynalı Çarşı’yı uygun görmüşler ve “ahır” olarak kullanmışlardır.
1921’den sonra bir dönem, giriş kapısı dışında büyük ölçüde yıkık kalmış ve çarşı olarak kullanılmamıştır. Resmi kayıtlarda bedesten arsası olarak yer almaktadır. Daha sonra arsaya 14 dükkan inşa edilmiştir. 1934’de Yahudilere yönelik saldırı ve yağma olayları sırasında kapının üzerinde yer alan kitabe sıvayla kapatılmış, 1967 yılında Sadi Fenercigil’in başkanlığında sırasında temizlenmiş ve bugünkü görünümü ortaya çıkmıştır. Aynı yıl kadastro uygulaması yapılarak çarşının krokisi çizilmiştir.
Aynalı Çarşı “Aynalı” mı ?:
Çarşı içinde eskiden atlar için koşum ve süs eşyası yapan dükkanlar yer alıyordu. “Ayna” denilen “at gözlüklerinin” çarşıda satılmasından dolayı bir tür benzetme olarak “Aynalı Çarşı” adının kullanılmakta olduğu sanılmaktadır. Bu durumda bugün mevcut çarşının girişine yerleştirilen büyük boy aynalarının Çarşı'nın özgün yapısıyla ilgisi bulunmamaktadır. (Bir Çanakkaleli olarak utanarak söylemem gerekir ki bende neden "Aynalı Çarşı" denildiğini bilmiyordum. Neden böyle dendiğini okuduğum zamanda girişe yerleştirilen aynalar anlamsız, hatta komik geldi bana...)
Aynalı Çarşı Türküsünün kökeni:
“Çanakkale içinde Aynalı Çarşı Ana ben gidiyom, düşmana karşı...”
Türküyü ilk kez Çanakkale Savaşlarına katılan Kastamonulu bir askerin söylediği bilinmektedir. Buradan daha Birinci Dünya Savaşı sırasında “Aynalı Çarşı” olarak anıldığı anlaşılabilir.
Kitabe :
Çarşı Caddesi üzerinden yürüyerek Aynalı Çarşı yönüne ilerlendiğinde Çarşının giriş kapısının üzerinde yer alan beyaz mermer kitabe gelenleri karşılar. Üst iki satırı “talik” yazı tarzındadır. Sol alt köşede İbranice yazı yer almaktadır.
Kitabe de:
Birinci satır : Sultan-ı mâ adelet-i unvan-ül Gazi Abdülhamid-i Sani Efendimiz Hazretlerinin saye-i ihsaniye-i
İkinci satır : Eser-i gayret-i perverde tebaa-i sadıka-i Müseviyye’sinden İlya Halyo bendelerinin yaptırdığı çarşı-yı dil-nişindir. Sene Hicri Muharrem 1307 (1889)
Türkçesi :Birinci satır : Adaletliliği ile tanınan Sultan Gazi İkinci Abdülhamid Efendimiz Hazretlerinin lütuf ve sahip çıkmalarıyla.
İkinci satır : Kendilerine bağlı, Musevi uyruğundan İlya Halyo kullarının çabalarıyla yaptırılmış ve gönülde yer tuta(cak)n çarşıdır. Yıl Hicri Muharrem 1307 (Kasım-Aralık 1889) denilmektedir.
Eski Çarşının Yapısal Özellikleri :
Çarşının özgün durumuna ilişkin kayıtlar incelendiğinde tipik bir arasta özelliği gösterdiği ve İstanbul’daki Mısır Çarşısı’nın “minyatürü” olduğu anlaşılmaktadır. Birinci Dünya Savaşındaki bombardıman öncesinde, üzerinin küçük kubbelerden oluştuğu, kimi kubbelerde yer alan -hamamlardakine benzer biçimde- çokgen köşeli pencerelerle doğal aydınlatmanın sağlandığı belirtilmektedir. Elde edilen en eski tarihli (1960-1961) Aynalı Çarşı fotoğrafından anlaşıldığına göre Çarşının üzerinin daha sonra açık hale geldiği ve 1967’deki onarım sırasında bugünkü çatısının yapıldığı anlaşılmıştır. Çarşının ilk zamanlarda bugünkü durumunda olduğu kadar uzun olmadığı ve kapısından itibaren 14 dükkanı kapsayan “Bedesten arsası” olarak 5 Şubat 1946 tarihli tapu kayıtların da yer aldığı görülmektedir.
Şimdiki Çarşının Yapısal Özellikleri :
Restorasyon Projesi Prof. Dr. Ümit Serdaroğlu tarafından çizilmiş ve Edirne Kültür Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulunun 01.06.2000 tarih ve 6134 sayılı kararı ile onaylanmıştır. Tek katlı, betonarme bir iskelet üzerine 50 adet dükkan, wc, güvenlik ve çay ocağı projelendirilmiştir. Çarşıya giriş mevcut durumuna uygun olarak dört yönden sağlanmaktadır. Ana giriş kapısı, vitraylar ve kitabe aslına uygun olarak korunmuştur. Diğer giriş kapıları ana kapıya benzer şekilde kemerli ve vitraylı olarak yapılmıştır. Giriş koridorları genişlikleri ve işlevleriyle kullanımlarını sürdürmektedir. Dükkanlar 15-30m2 arası değişen alan büyüklüklerinde, mevcut dükkan büyüklüklerine göre projelendirilmiştir. Kemerli giriş kapıları ile dükkanlara girilmektedir. Kapılarda ahşap doğrama çerçeve, kemer ve sütunlarda ise Assos taşı kullanılmıştır. Koridorlar ve dükkanların zemini doğal taşla kaplanmıştır. proje kapsamında Çanakkale Belediyesince başlatılan inşaat çalışmaları 2007 yılı Mayıs ayında tamamlanmıştır .Çarşının özgün mimarisinden günümüze ulaşan giriş kapısı ve kitabesidir.
(Türküsü bile olan Aynalı Çarşı'nın şu anda Kemer, Antalya vs. gibi yerlerde sıkça rastlayacağımız turistik çarşılardan hiçbir farkı yok ne yazık ki. Çarşıda bir iki dükkanda bulabileceğiniz asker şapkaları dışında satılan tüm ürünler Çin, Endonezya vs. gibi ülkelerden gelen ve hiçbir özelliği olmayan şeyler...)
Birinci satır : Sultan-ı mâ adelet-i unvan-ül Gazi Abdülhamid-i Sani Efendimiz Hazretlerinin saye-i ihsaniye-i
İkinci satır : Eser-i gayret-i perverde tebaa-i sadıka-i Müseviyye’sinden İlya Halyo bendelerinin yaptırdığı çarşı-yı dil-nişindir. Sene Hicri Muharrem 1307 (1889)
Türkçesi :Birinci satır : Adaletliliği ile tanınan Sultan Gazi İkinci Abdülhamid Efendimiz Hazretlerinin lütuf ve sahip çıkmalarıyla.
İkinci satır : Kendilerine bağlı, Musevi uyruğundan İlya Halyo kullarının çabalarıyla yaptırılmış ve gönülde yer tuta(cak)n çarşıdır. Yıl Hicri Muharrem 1307 (Kasım-Aralık 1889) denilmektedir.
Eski Çarşının Yapısal Özellikleri :
Çarşının özgün durumuna ilişkin kayıtlar incelendiğinde tipik bir arasta özelliği gösterdiği ve İstanbul’daki Mısır Çarşısı’nın “minyatürü” olduğu anlaşılmaktadır. Birinci Dünya Savaşındaki bombardıman öncesinde, üzerinin küçük kubbelerden oluştuğu, kimi kubbelerde yer alan -hamamlardakine benzer biçimde- çokgen köşeli pencerelerle doğal aydınlatmanın sağlandığı belirtilmektedir. Elde edilen en eski tarihli (1960-1961) Aynalı Çarşı fotoğrafından anlaşıldığına göre Çarşının üzerinin daha sonra açık hale geldiği ve 1967’deki onarım sırasında bugünkü çatısının yapıldığı anlaşılmıştır. Çarşının ilk zamanlarda bugünkü durumunda olduğu kadar uzun olmadığı ve kapısından itibaren 14 dükkanı kapsayan “Bedesten arsası” olarak 5 Şubat 1946 tarihli tapu kayıtların da yer aldığı görülmektedir.
Şimdiki Çarşının Yapısal Özellikleri :
Restorasyon Projesi Prof. Dr. Ümit Serdaroğlu tarafından çizilmiş ve Edirne Kültür Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulunun 01.06.2000 tarih ve 6134 sayılı kararı ile onaylanmıştır. Tek katlı, betonarme bir iskelet üzerine 50 adet dükkan, wc, güvenlik ve çay ocağı projelendirilmiştir. Çarşıya giriş mevcut durumuna uygun olarak dört yönden sağlanmaktadır. Ana giriş kapısı, vitraylar ve kitabe aslına uygun olarak korunmuştur. Diğer giriş kapıları ana kapıya benzer şekilde kemerli ve vitraylı olarak yapılmıştır. Giriş koridorları genişlikleri ve işlevleriyle kullanımlarını sürdürmektedir. Dükkanlar 15-30m2 arası değişen alan büyüklüklerinde, mevcut dükkan büyüklüklerine göre projelendirilmiştir. Kemerli giriş kapıları ile dükkanlara girilmektedir. Kapılarda ahşap doğrama çerçeve, kemer ve sütunlarda ise Assos taşı kullanılmıştır. Koridorlar ve dükkanların zemini doğal taşla kaplanmıştır. proje kapsamında Çanakkale Belediyesince başlatılan inşaat çalışmaları 2007 yılı Mayıs ayında tamamlanmıştır .Çarşının özgün mimarisinden günümüze ulaşan giriş kapısı ve kitabesidir.
(Türküsü bile olan Aynalı Çarşı'nın şu anda Kemer, Antalya vs. gibi yerlerde sıkça rastlayacağımız turistik çarşılardan hiçbir farkı yok ne yazık ki. Çarşıda bir iki dükkanda bulabileceğiniz asker şapkaları dışında satılan tüm ürünler Çin, Endonezya vs. gibi ülkelerden gelen ve hiçbir özelliği olmayan şeyler...)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder