4 Eylül 2012 Salı

Bozcaada Kalesi







Bozcaada'ya feribotla yaklaşırken en dikkat çeken şeylerden biri de Bozcaada Kalesi. Bozcaada boğazın çıkışında olmasından dolayı geçmiş yıllardan beri istilaya açık bir yer olmuş. Anakaraya yakınlığı nedeniyle de denizden gelebilecek olan tehlikeleri ilk karşılayan yer olmuş Bozcaada kalesi. 

Türkiye’nin en iyi korunmuş kalelerinden biri olan Bozcaada Kalesi’nin ilk olarak ne zaman ve kimler tarafından yapıldığı bilinmiyor. Fenikeliler, Cenevizler ve  Venedikliler tarafından kullanılan kale, bugünkü görünümünü Fatih Sultan Mehmet döneminde var olan kalıntılar üzerine tekrar inşa edilmesiyle almış(1455).
Venedik- Osmanlı arasında süren mücadeleler sırasında uğradığı tahribatlar sonrası, Köprülü Mehmed Paşa döneminde büyük bir onarımdan geçmiş (1657). 2. Mahmut zamanında ise neredeyse yeniden inşa edilerek bugüne kadar bu görünümü korunmuş(1815).
Adanın kuzeydoğu ucuna, kayalıklar üzerine inşa edilmiş kalenin etrafı zamanında suyla dolu olan bir hendekle çevrili. Bir zamanlar asmalı bir kapıyla girilirken şimdi sabit bir köprü üzerinden giriliyor kaleye. Yine bir zamanlar içerisinde Türk ahalinin yaşadığı iki caminin olduğu kale içi, şimdi neredeyse bomboş. Sadece festival zamanlarında verilen konserlerle hareketleniyor.
İç kale bölümünde ada etrafından çıkarılan amforaların sergilendiği bir oda bulunuyor. Ayrıca kalenin bahçesinde adadan çıkarılan çok sayıda eski mezar taşı ve tarihi eser sergileniyor. Kalede en dikkat çeken şeylerden biri ise üzerinde kurukafa oymaları bulunan korsan mezar taşları (5.fotoğraf) 

Hiç yorum yok: